İşle güçle uğraşırken, giderken gelirken bir anda ekip biçmek, enerjimi akıtmak istediğimi; orman içerisinde veya deniz kenarında küçük, sade, huzurlu, basit bir yaşam sürmek istediğimi farkediyorum. Sanki uzun süredir bastırdığım bu hayal bir anda yüz üstüne cıkıyor, ve beni öyle rahatsız ediyor ki, kalbimi alıp ıslak bir camaşırcasına sıkıyor.
Yaşamımla, isteklerimle ve bu ikisinin birbirlerine yakın bile olmaması gerçeği ile kala kalıyorum. Bu gerçekle sık sık başbaşa kaldığım için alıştım sanırım, mutsuzum ancak mutsuzluğumu dikkate almıyorum. Biliyorum ki; bu huzursuzluğum/mutsuzluğum ne ilk ne de son olacak, bir kaç gün sonra kendiliğinden geçecek ta ki bir sonraki sefere kadar.
Sanırım bu sebepledir ki kocamı da alıp başımı gidemiyorum. En büyük dileğim; birisinden biri ağır basmalı ve beni bu Araftan kurtarmalı.
Ben çok istesem de herşey yolundayken/normalken pılımı pırtımı toplayıp gideceğe benzemiyorum, kendi kendime bu kararı alacak gücü bulamıyorum, ancak yaşamda bir şey olacak burada bir şeyler kötü gidecek orada birşeyler iyi gidecek ki etkilenen/nesne olarak işte o zaman gidebileceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder